Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması ve Boşanma Sebepleri

1) Evlilik Birliğinin Önemi

Evlilik, iki kişinin hayatlarını birleştirdikleri önemli bir kurumdur. Sadece yasal bir birliktelik değil, aynı zamanda duygusal ve manevi bir ortaklıktır. Eşler birbirlerine destek olur, sevinç ve üzüntülerini paylaşırlar. Sağlıklı bir evlilik, toplumun temel yapı taşlarından biridir.

2) Boşanma Sebepleri

Maalesef her evlilik mutlu bir şekilde sürmez. Türk Medeni Kanunu, çeşitli boşanma sebepleri belirlemiştir. Bunlar genel ve özel sebepler olarak ikiye ayrılır. Özel sebepler arasında zina, hayata kast, kötü muamele, suç işleme gibi durumlar yer alır. Genel sebeplerin başında ise evlilik birliğinin temelinden sarsılması gelir.

3) Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması

TMK m.166/1'e göre, ortak hayatı sürdürmeleri beklenemeyecek derecede evlilik birliği sarsılmışsa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir. Bu, en sık başvurulan boşanma sebebidir. Evlilik birliğini sarsabilecek durumlar çok çeşitlidir:

• Eşlerin birbirlerine saygısız davranması
• Aşırı kıskançlık
• İlgisizlik
• Ailelerden kaynaklanan sorunlar
• Ekonomik sıkıntılar
• Aldatma şüphesi

Muska ile Uğraşmanın Boşanma Sebebi Olarak Değerlendirilmesi

1) Yargıtay'ın Yaklaşımı

Yargıtay, evlilik birliğinin temelinden sarsılması durumlarında muska ve büyü ile uğraşmanın önemli bir faktör olabileceğini kabul etmektedir. Ancak bu eylemler genellikle tek başına değil, diğer olumsuz davranışlarla birlikte değerlendirilmektedir.

Yüksek mahkeme, muska yaptırma eylemini eşler arasındaki güveni zedeleyen ve birliğin devamını zorlaştıran bir unsur olarak görmektedir. Özellikle bu tür faaliyetlerin eşin rızası olmadan veya ona zarar verme amacıyla yapılması durumunda, boşanma davalarında dikkate alınmaktadır.

2) Örnek Yargıtay Kararları

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, 2015 yılında verdiği bir kararda (2015/6720 E., 2015/21385 K.), kadının muska yaptırmasını ağır kusur olarak değerlendirmiştir. Bu kararda, kadının eşine hakaret etmesi ve muska yaptırdığını söylemesi gibi faktörler birlikte ele alınmıştır.

Benzer şekilde, 2019 tarihli başka bir kararda (2019/6830 E., 2019/10438 K.), Yargıtay muska yazdırma eylemini diğer kusurlu davranışlarla birlikte değerlendirmiştir. Bu kararda, tarafların karşılıklı kusurları incelenmiş ve muska yazdırma eylemi Türk Medeni Kanunu'nun 166. maddesi kapsamında evlilik birliğini sarsan unsurlardan biri olarak kabul edilmiştir.

Bu kararlar, Yargıtay'ın muska ve büyü ile ilgili eylemleri boşanma davalarında ciddi bir faktör olarak ele aldığını göstermektedir. Ancak her davanın kendi özel koşulları içinde değerlendirildiği ve bu tür eylemlerin genellikle diğer olumsuz davranışlarla birlikte ele alındığı unutulmamalıdır.

Büyü ve Muska Yaptırmak Evlilik Birliğini Sarsar mı?

Evlilik birliğinin temelinden sarsılması, Türk Medeni Kanunu'nun 166. maddesinde düzenlenen önemli bir boşanma nedenidir. Peki eşlerden birinin büyü veya muska yaptırması bu kapsamda değerlendirilebilir mi? Yargıtay kararları bu konuya ışık tutmaktadır.

Yargıtay'ın çeşitli kararlarında, eşlerden birinin muska veya büyü ile uğraşmasının evlilik birliğini sarsıcı nitelikte olduğu kabul edilmiştir. Örneğin, Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin 2015/6720 esas sayılı kararında, kadının muska yaptırdığını söylemesi ağır kusurlu davranış olarak değerlendirilmiştir.

Benzer şekilde, 2019/6830 esas sayılı bir başka kararda da kadının hocaya gidip muska yazdırması kusurlu davranış olarak kabul edilmiştir. Ancak bu kararda erkeğin de kusurlu davranışları olduğu için tarafların eşit kusurlu oldukları sonucuna varılmıştır.

Bu kararlar göstermektedir ki, Yargıtay büyü ve muska gibi batıl inançlarla uğraşmayı evliliğin temelini sarsan bir faktör olarak görmektedir. Ancak tek başına boşanma sebebi olarak yeterli olmayabilir. Diğer kusurlu davranışlarla birlikte değerlendirilmektedir.

Diğer Yargıtay Kararları

Yargıtay'ın muska ve büyü konularına ilişkin çeşitli kararları bulunmaktadır. Bu kararlar, evlilik birliğinin temelinden sarsılması ve boşanma davalarında önemli içtihatlar oluşturmaktadır.

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin 2014/2379 E. ve 2014/14280 K. sayılı kararında, eşe büyü yaptırmanın ve evlilik birliği görevlerini yerine getirmemenin boşanma sebebi olarak kabul edilebileceği belirtilmiştir. Bu karar, Türk Medeni Kanunu'nun 166. maddesinin uygulanmasına örnek teşkil etmektedir.

Benzer şekilde, Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin 2010/10359 E. ve 2011/11678 K. sayılı kararında, muska yaptırmanın eşi huzursuz etme ve boşanma sebebi olarak değerlendirilebileceği vurgulanmıştır. Bu karar, evlilik birliğini sarsan davranışların kapsamını genişletmesi açısından önemlidir.

Yargıtay'ın 2014/1178 E. ve 2014/13873 K. sayılı bir başka kararında ise muska ve büyü ile uğraşmanın boşanma sebebi olarak kabul edildiği ve bu durumda tarafların eşit kusurlu sayılabileceği belirtilmiştir. Bu karar, kusur değerlendirmesi açısından dikkat çekicidir.

Son olarak, Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin 2007/13308 E. ve 2008/12923 K. sayılı kararında, büyü, muska ve fal işleriyle uğraşmanın boşanma sebebi olarak değerlendirilebileceği ifade edilmiştir. Bu karar, batıl inançların evlilik birliğine etkisini göstermesi bakımından önemlidir.

Bu kararlar, Türk Medeni Kanunu'nun boşanma hükümlerinin uygulanmasında ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması kavramının yorumlanmasında önemli rol oynamaktadır.