Miras Davası Nasıl Açılır?

Miras Davası Nasıl Açılır?

Miras hukuku, vefat eden kişinin malvarlığının nasıl paylaştırılacağını düzenleyen karmaşık bir alandır. Mirasçılar arasında anlaşmazlık olması durumunda, miras davası açmak gerekebilir. Bu makalede, miras davası nasıl açılır, dava türleri nelerdir, zamanaşımı süreleri ve avukatlık ücretleri gibi konularda detaylı bilgi bulabilirsiniz.

Miras Davası Nedir ve Nasıl Açılır?

Miras davası, bir kişinin vefatından sonra geride bıraktığı malvarlığı (tereke) ve özel hukuk ilişkilerinin geleceğini konu alan hukuki süreçtir. Bu davalar, mirasçılar arasındaki anlaşmazlıkların çözümü, miras paylaşımının düzenlenmesi ve yasal hakların korunması amacıyla açılır.

Miras davası açılabilmesi için öncelikle mirasçılık belgesi alınması gerekir. Bu belge, vefat eden kişinin (muris) yasal mirasçılarını ve miras paylarını gösterir. Mirasçılık belgesi için murisin son ikametgahının bulunduğu yerdeki sulh hukuk mahkemesine başvurulur.

Miras Davası Türleri

Miras davaları, konularına göre çeşitli türlere ayrılır:

  • Miras Paylaşım Davası: Mirasçılar arasında terekeyi paylaştırmak için açılır. Bu dava ile miras ortaklığına son verilir ve her mirasçı kendi payını alır.

  • Tenkis Davası: Mirasbırakanın saklı paylı mirasçıların haklarını ihlal eden bağışları veya ölüme bağlı tasarruflarının indirilmesi için açılır.

  • Denkleştirme Davası: Mirasbırakanın sağlığında bazı mirasçılara yaptığı karşılıksız kazandırmaların terekeye iade edilmesi amacıyla açılır.

  • İstihkak Davası: Mirasçıların, terekeye ait malların haksız zilyetlerden geri alınması için açtığı davadır.

  • İzale-i Şüyu Davası: Mirasçılar arasında paylı mülkiyete konu olan malların paylaşılamaması durumunda, ortaklığın giderilmesi için açılır.

Miras Davasında Yetkili Mahkeme

TMK m. 576 uyarınca, miras davalarında yetkili mahkeme, murisin son yerleşim yeri mahkemesidir. Bu yetki kuralı kamu düzenine ilişkin olup, taraflar aksini kararlaştıramaz. Yetkili mahkemenin türü, davanın konusuna göre değişir:

  • Sulh Hukuk Mahkemesi: Miras paylaşımı, mirasçılık belgesi ve terekenin tespiti davalarında yetkilidir.

  • Asliye Hukuk Mahkemesi: Tenkis, istihkak, muris muvazaası ve vasiyetnamenin iptali davalarında yetkilidir.

Miras davası açılırken dikkat edilmesi gereken hususlar:

  • Dava dilekçesinde murisin kimlik bilgileri ve ölüm tarihi
  • Mirasçıların tam listesi ve mirasçılık belgeleri
  • Terekeye dahil malvarlığının dökümü
  • Talep edilen hukuki koruma
  • Delillerin açıkça belirtilmesi

Miras davalarında, özellikle birden fazla mirasçının bulunduğu veya terekeye dahil malların çeşitlilik gösterdiği durumlarda, uzman bir miras hukuku avukatından destek almak önemlidir. Avukat, davanın doğru mahkemede açılması, gerekli belgelerin hazırlanması ve yasal sürelerin takibi konularında yardımcı olacaktır.

Miras Davalarında Zamanaşımı ve Dava Süreleri

Miras davalarında zamanaşımı süreleri, dava türüne göre farklılık göstermektedir. Bu süreler, mirasçıların haklarını korumak ve hukuki güvenliği sağlamak amacıyla kanun tarafından belirlenmiştir. Mirasçıların haklarını kaybetmemeleri için bu sürelere dikkat etmeleri büyük önem taşır.

Zamanaşımı Süreleri

Miras davalarında zamanaşımı süreleri, davanın türüne ve niteliğine göre değişkenlik gösterir:

  • Mirasçılık Belgesinin İptali: Bu davada herhangi bir zamanaşımı süresi bulunmamaktadır. Mirasçılar, yanlış düzenlenmiş veya eksik bilgi içeren mirasçılık belgesinin iptali için her zaman dava açabilirler.

  • Tenkis Davası: Saklı payın ihlal edildiğinin öğrenilmesinden itibaren 1 yıl içinde açılmalıdır. Ancak her halükarda murisin ölümünden itibaren 5 yıl içinde bu davanın açılması gerekir. Bu süreler hak düşürücü niteliktedir.

  • Denkleştirme Davası: Murisin ölümünden itibaren 10 yıllık zamanaşımı süresine tabidir. Bu süre, mirasçıların sağlararası ivazsız kazandırmaların terekeye iadesini talep edebilecekleri süreyi belirler.

  • İstihkak Davası: İyi niyetli kişilere karşı, terekeyi elinde bulunduranın öğrenilmesinden itibaren 1 yıl ve her halükarda ölüm tarihinden itibaren 10 yıl içinde açılmalıdır. Kötü niyetli kişilere karşı ise 20 yıllık zamanaşımı süresi uygulanır.

  • Muris Muvazaası Davası: Bu davada herhangi bir zamanaşımı süresi yoktur. Mirasçılar, muvazaalı işlemin tespiti için her zaman dava açabilirler.

Ortalama Dava Süreleri

Miras davalarının görülme süreleri, davanın karmaşıklığına ve türüne göre değişiklik gösterir:

  • Miras Paylaşım Davası: Ortalama 2 yıl sürmektedir. Kardeşler arasındaki paylaşım davaları ise uygulamada 2-3 yıl sürebilmektedir.

  • İstihkak Davası: Yaklaşık 2 yıl içinde sonuçlanmaktadır.

  • Tapu İptal ve Tescil Davası: Ortalama 1.5 yıl sürmektedir.

  • İzale-i Şüyu Davası: 2.5 yıl civarında sürebilmektedir.

  • Veraset İlamının İptali: Genellikle 1 yıl içinde sonuçlanmaktadır.

  • Tenkis Davası: Ortalama 1.5 yıl sürmektedir.

  • Muris Muvazaası Davası: Karmaşık yapısı nedeniyle ortalama 4 yıl sürebilmektedir.

  • Alacak Davası: Yaklaşık 1 yıl içinde sonuçlanmaktadır.

Miras davalarının süreleri, mahkemelerin iş yoğunluğu, delillerin toplanması süreci, bilirkişi incelemelerinin gerekliliği ve tarafların usuli işlemleri gibi faktörlere bağlı olarak değişebilmektedir. Bu nedenle, mirasçıların haklarını korumak için zamanaşımı sürelerini göz önünde bulundurarak, vakit kaybetmeden dava açmaları ve profesyonel hukuki destek almaları önemlidir.

Miras Davalarında Avukatlık Ücretleri ve Masraflar

Miras davaları, hukuki süreçlerin en karmaşık alanlarından biridir ve profesyonel hukuki destek gerektirmektedir. Bu davalarda avukatlık ücretleri ve masrafların nasıl hesaplanacağı, mirasçılar için önemli bir konudur.

Asgari Avukatlık Ücret Tarifesi (AAÜT)

2024-2025 AAÜT'ye göre miras davalarında avukatlık ücretleri, davanın türüne ve konusuna göre farklılık göstermektedir. Temel olarak:

  • İzale-i şüyu ve miras paylaşım davaları için asgari 30.000 TL
  • Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen miras davaları için 30.000 TL
  • Sulh Hukuk Mahkemesi'nde görülen miras davaları için 18.000 TL

başlangıç ücreti belirlenmiştir.

Avukatlık Ücretinin Hesaplanması

Avukatlık ücreti hesaplanırken dikkat edilmesi gereken önemli noktalar bulunmaktadır:

  1. Dava Değeri Oranı: Avukatlık ücreti, dava değerinin %25'ini aşamaz. Bu oran yasal bir üst sınır olarak belirlenmiştir.

  2. Vekalet Ücreti: Davayı kazanan tarafın avukatına karşı taraf vekalet ücreti ödemekle yükümlüdür. Bu ücret, AAÜT'de belirlenen tarifeye göre hesaplanır.

  3. Masrafların Dağılımı:

  • Dava açılış harcı
  • Keşif masrafları
  • Bilirkişi ücretleri
  • Tebligat masrafları
  • Diğer yargılama giderleri

Avukatlık ücretinin belirlenmesinde değişken faktörler:

  • Davanın karmaşıklığı
  • Harcanan emek ve zaman
  • Davanın önemi ve değeri
  • Avukatın tecrübesi ve uzmanlığı
  • Davanın görüldüğü yer

Miras davalarında ücret hesaplaması yapılırken, tereke değeri önemli bir kriterdir. Örneğin, 1.000.000 TL değerinde bir tereke için açılan miras taksim davasında:

  • Maktu vekalet ücreti: 30.000 TL
  • Nispi vekalet ücreti: Dava değerinin %2'si ile %12'si arasında değişen oranlarda
  • Masraflar: Yaklaşık 15.000-25.000 TL arasında değişebilir

Avukatla yapılacak ücret sözleşmesinde, ödeme planı ve şartları açıkça belirtilmelidir. Bazı avukatlar sabit ücret talep ederken, bazıları sonuca bağlı başarı primi de talep edebilir. Bu durumda, başarı primi dava değerinin %25'lik üst sınırını aşmamalıdır.

Miras davalarında profesyonel hukuki destek almak, sürecin doğru yönetilmesi ve hak kayıplarının önlenmesi açısından önemlidir. Avukatlık ücreti bir maliyet olarak görülse de, uzun vadede mirasçıların haklarının korunması ve adil bir paylaşımın sağlanması açısından gerekli bir yatırımdır.

Yasal Mirasçılar ve Miras Davası Türleri

Yasal Mirasçılar

Türk Medeni Kanunu'nun 495-501'inci maddeleri, yasal mirasçıların kimler olduğunu ve miras paylarını detaylı şekilde düzenlemektedir. Yasal mirasçılar, kanun tarafından belirlenen ve mirasbırakanın ölümü halinde kendiliğinden mirasçı sıfatını kazanan kişilerdir. Bu mirasçılar şu şekilde sıralanır:

  • Birinci derece mirasçılar: Mirasbırakanın altsoyları (çocukları, torunları ve onların çocukları)
  • İkinci derece mirasçılar: Mirasbırakanın anne-babası ve onların altsoyu (kardeşler, yeğenler)
  • Üçüncü derece mirasçılar: Büyükanne-büyükbaba ve onların altsoyu
  • Sağ kalan eş: Her zümrede mirasçı olma hakkına sahiptir

Önemli bir nokta, sağ kalan eşin her zümrede farklı oranlarda miras hakkına sahip olmasıdır. Örneğin, mirasbırakanın çocuklarıyla birlikte mirasçı olduğunda mirasın 1/4'ünü, anne-babasıyla birlikte mirasçı olduğunda 1/2'sini, büyükanne-büyükbabayla birlikte mirasçı olduğunda 3/4'ünü alır.

Miras Davası Açma Hakkı

Yasal mirasçılar, miras haklarını korumak için çeşitli davalar açabilirler. Bu davalar:

  • Mirasçılık belgesi davası
  • Tenkis davası
  • Miras paylaşım davası
  • İstihkak davası
  • Muris muvazaası davası

TMK Madde 510 uyarınca, mirasbırakan bazı özel durumlarda saklı paylı mirasçıyı mirasçılıktan çıkarabilir (ıskat). Bu durumlar:

  • Mirasçının, mirasbırakana veya yakınlarına karşı ağır bir suç işlemesi
  • Mirasçının, mirasbırakana veya mirasbırakanın yakınlarına karşı aile hukukundan doğan yükümlülüklerini önemli ölçüde yerine getirmemesi

Nitekim Yargıtay 14. Hukuk Dairesi'nin 7.6.2021 tarihli, 2021/1891 E. ve 2021/3791 K. sayılı kararında, mirasçılıktan çıkarma durumunda, çıkarılan mirasçının altsoyunun miras haklarının korunması gerektiği vurgulanmıştır. Bu karara göre, mirasçılıktan çıkarılan kişinin payı, kendi altsoyuna geçer; altsoyu yoksa diğer yasal mirasçılara kalır.

Miras davası açma hakkı, mirasçıların en temel haklarından biridir. Mirasçılar, tereke üzerindeki haklarını korumak için dava açabilirler. Ancak her dava türü için farklı hak düşürücü süreler ve zamanaşımı süreleri bulunmaktadır. Örneğin:

  • Mirasçılık belgesi davası için herhangi bir zamanaşımı süresi yoktur
  • Tenkis davası için öğrenmeden itibaren 1 yıl, her halde ölümden itibaren 10 yıl
  • Miras paylaşım davası için herhangi bir zamanaşımı süresi yoktur

Mirasçılar, haklarını korumak için bu davaları açarken, mutlaka yasal sürelere dikkat etmeli ve gerektiğinde profesyonel hukuki destek almalıdırlar. Özellikle karmaşık miras davalarında, uzman bir miras hukuku avukatıyla çalışmak, hak kayıplarının önlenmesi açısından büyük önem taşımaktadır.

Yabancı Miras Davalarında Dikkat Edilmesi Gerekenler

Yabancı unsurlu miras davaları, uluslararası özel hukuk kurallarının devreye girmesi nedeniyle özel dikkat gerektiren davalardır. Bu davalarda hem Türk hukukunun hem de ilgili yabancı ülke hukukunun dikkate alınması gerekir.

Yabancı Vasiyetnamelerin Tanınması ve Tenfizi

Yabancı ülkelerde düzenlenmiş vasiyetnamelerin Türkiye'de hüküm doğurabilmesi için özel bir prosedür izlenmesi gerekir. Bu konuda yakın tarihli bir örnek olan Yargıtay 7. Hukuk Dairesi'nin 22.07.2023 tarihli ve 2023/2408 E. 2023/2675 K. sayılı kararı önemli ilkeler ortaya koymuştur. Bu kararda, Cenova Dükü Ferdinando'nun mirasına ilişkin yabancı vasiyetnamelerin Türkiye'de doğrudan uygulanamayacağı vurgulanmıştır.

Yabancı vasiyetnamelerin Türkiye'de geçerlilik kazanabilmesi için:

  • Vasiyetnamenin şekil şartlarının düzenlendiği ülke hukukuna uygun olması
  • Türk kamu düzenine aykırı hükümler içermemesi
  • Tanıma ve tenfiz kararı alınması
  • TMK 20/b kapsamında tapu kayıtlarına işlenebilmesi için gerekli prosedürlerin tamamlanması

gerekir.

Mütekabiliyet İlkesi

Mütekabiliyet, uluslararası hukukun temel ilkelerinden biridir ve yabancı unsurlu miras davalarında özel önem taşır. Bu ilke gereğince, yabancı ülke vatandaşlarının Türkiye'de miras hakkından yararlanabilmeleri için, Türk vatandaşlarının da o ülkede benzer haklardan yararlanabiliyor olması gerekir.

Mütekabiliyet ilkesi kapsamında dikkat edilmesi gereken hususlar:

  • Karşılıklılık anlaşmalarının varlığı
  • İlgili ülkenin iç hukuk düzenlemeleri
  • Fiili uygulama durumu
  • Diplomatik ilişkilerin düzeyi

HMK m.363 uyarınca, yerel mahkemelerin yabancı unsurlu miras davalarında verdikleri kararlar, mütekabiliyet ilkesine uygunluk açısından da Yargıtay denetimine tabidir.

Yabancı unsurlu miras davalarında mahkemeler:

  • Vasiyetname zincirinin tam olarak incelenmesi
  • Vekaletnamelerin usulüne uygunluğu
  • Yabancı mahkeme kararlarının geçerliliği
  • Talep edilen hakların Türk hukukunda karşılığı

gibi konuları detaylı olarak incelemek zorundadır.

Son olarak, yabancı unsurlu miras davalarının karmaşık yapısı nedeniyle, bu davalarda mutlaka uluslararası miras hukuku konusunda deneyimli avukatlardan destek alınması önerilir. Özellikle tanıma ve tenfiz prosedürlerinin doğru yürütülmesi, mütekabiliyet araştırmasının eksiksiz yapılması ve uluslararası sözleşmelerin doğru uygulanması, davanın başarıyla sonuçlanması için kritik öneme sahiptir.

Miras davaları, özellikle yabancı unsur içerdiğinde, hem maddi hem usuli hukuk açısından dikkatli bir yaklaşım gerektiren davalardır. Bu makalede incelediğimiz tüm hususlar, miras davalarının açılmasından sonuçlanmasına kadar olan süreçte dikkat edilmesi gereken temel noktaları ortaya koymaktadır. Mirasçıların haklarını korumak ve yasal süreçleri doğru yönetmek için profesyonel hukuki destek alınması, zaman ve maliyet açısından en doğru yaklaşım olacaktır.

Yazar Görseli
Müellif

Av. Ali Haydar GÜLEÇ

Güleç Hukuk Bürosu'nda 9 yıldır yöneticilik ve avukatlık yapmaktadır.